Padma Sambhava
8 Temmuz 2009
BEN Padma Sambhava, dünyalar arasından size gelen. Bugünkü sohbetimizin konusu, tezahür etmiş dünyalar var olduğu sürece güncel olacak, ebedi bir konudur. Bu, Öğretmen ve öğrenci; Guru ve çela konusudur. Medyanın en modern araçlarına erişiminiz var, internet gibi araçlar emrinizde bulunuyor, bilgisayara hakimsiniz. Ama sizin uygarlığınızın, tezahür etmiş dünyaları mevcut olduğu sürece, var olacak ilişkilerde bir milim dahi ileriye gitmediğini söylemek zorundayım. Aksine, her şeyi bildiğinizi ve dünyanızda bol miktarda mevcut olan her bilgiye erişebileceğinizi düşünüyorsunuz.
Sizi, tüm bilgilerin para ile satın alınabileceğine veya dükkan raflarında bulunduğuna, ya da bir seminere katılarak temin edileceğine ikna ediyorlar. Sizi yanıltıyorlar ve siz de yanılıyorsunuz. Çünkü gerçekten değerli olan bir Bilgi, dükkan raflarında bulunmazlar. Medeniyetiniz, ne kadar istese de, bu Bilgiye olan erişimi elde edemez. Çünkü aslında her bir Bilgiyi bulabilecek tüm anahtarlar sizin içinizde gizlidir. Ve bu anahtarları elde etmek için bilincinizi, bu anahtarları alabileceğiniz seviyeye yükseltmek zorundasınız. İlahi Bilgelik öğretiminin mekanizması yüzyıllarca geliştirilmiştir. Ve o, öğrencinin alçakgönüllülükle arkasında Hakikat’in gizli olduğu kapının aralanacağı anın gelmesini beklemesinden ibarettir.
Zaman değişti. Ama o sadece, arkasında Hakikat’in gizli olduğu kapıya götüren nitelikleri, gittikçe daha az insanın elde edebileceği anlamında değişmiştir. Diğer insanlar, Hakikat’i bulunduğu yerde değil, medya projektörlerinin aydınlattığı ve işte hakikat budur, diye çalan borazanların olduğu yerde arıyorlar. Hakikat’in farkındalığı, sessizce, çok sessizce gelir. İki nefes arasında ve iki kalp atışı arasında. Hayır, sokağın gürültüsü ve medyanın gürültüsü Hakikat’i aramaya başlamak için uygun değildir. Sizin medeniyetinizde çok fazla telaş vardır. Ve biri, sıradaki saçmalığı, yüksek katmanlardan az önce gelen yeni bir bilgi olarak ilan ettiği zaman, gülebilirsiniz de, üzülebilirsiniz de. Çünkü telaş çok fazladır, her şey çok fazladır, ama Hakikat yoktur.
Cankurtaran halatçıkları, örümcek ağı misali, Hakikat’in tapınağına götüren işaretler gibi dünyanızda dağılmıştır. Fakat siz işaretleri fark etmiyor ve onları göz ardı ediyorsunuz. Medeniyetinizin, hala talebelik zinciri yoluyla Dünya’da yayılan gizli Bilgilerle ilgili konularda en azından bir fikir edinmesi için, çok basit şeyleri yapmaya başlamalısınız. En zor zamanlarda bile dünyalar arasında bağlantı asla yitirilmemiştir. Her zaman, en korkunç zamanlarda bile dünyaya Hakikat’in titreşimlerini taşıyan insanlar bedenlenmede bulunmuştur.
Yeryüzünde bu Bilgi’nin, bu Hakikat’in Taşıyıcılarının bulunduğu özel yerler vardır.
Biliyorum, eminim ki, insanların artık telaşlı koşturmalarından yorulacakları zaman gelecektir. İnsanların Hakikat’e giden dar yola geri dönmeye başlayacakları zaman [gelecektir].
Ben bedenlenmede iken Bilgiye doğru yönelen biriyle, o çabasını ve alçakgönüllülüğünü kanıtlamadığı sürece konuşmaya başlamazdım. Hakikat’in bir parçasına ulaşmak için benim öğrencilerim olmaya gayret gösteren kişilerle basit bir konuşmaya başlamadan önce bazen onlarca yıl bekliyordum ve izliyordum.
Hanginiz, yıllarca meditasyon pozisyonunda oturarak ve alçakgönüllülükle, titreşimleri Öğretmenin sizinle konuşması için izin verene kadar bekleyebilir? Hayır, sizler para ödemek ve paranızla tüm Bilgiyi satın almak istiyorsunuz. Sakinleşin. Hakikat ve Bilgi, para ile satın alınmaz. Bilinciniz onları algılamak için hazır olduğunda, Hakikat ve Bilgi varlığınıza girer. Bu kaçınılmaz alarak gerçekleşir. Kap hazır olduğunda – Öğretmen geliyor. Bu fiziksel dünyada geçerli olan bir kanundur. Eğer gerçekten hazır olmadan önce Öğretmene yaklaşırsanız, hayal kırıklığından başka hiçbir şey elde edemeyeceksiniz. Üstelik, size özgü tüm kusurlarınız için Öğretmeni itham edeceksiniz. Çünkü gerçek bir Öğretmen, kendinizi onda gördüğünüz bir aynadır.
Sık sık insanlar, zamanın ve fiziksel dünyanın koşullarının öylesine çok değiştiğini ki, yeni yaklaşımların ve yeni öğretilerin gerekli olduğunu, eski yaklaşımların eskidiğini ve artık aktüel olmadığını düşünüyorlar. Peki… Muhtemelen sizin için böyledir. Ancak, milyarlarca yıldır evrende geçerli olan Yasalar daha hâlâ değişmemiştir. Bir gün bilim adamları, kendi laboratuvarlarında Kozmik yasaları doğrulayacaklardır. Fakat bu, insanlığın bilinci, bu keşifleri kabul etmeye hazır olmadığı sürece olmayacaktır. O zamana kadar bilim Hakikat’ten uzaktır, tıpkı medeniyetinizin bir bütün olarak Hakikat’ten uzak olduğu gibi.
Ben, ileriki evrim için gerekli nitelikleri elde etmediğiniz sürece, insanlığın birkaç bin yıldır yerinde saydığı ölü noktadan ilerleyemeyeceğinizi, bilincinizde açıklığa kavuşturmanız için bugün size geldim. Ben, daha iyi anlaşılmaları için bu nitelikleri tekrar edeceğim. Sizlerin Yüksek Kanun’un önünde alçakgönüllülüğe ihtiyacınız vardır, çabalamanız, itaat etmeniz, sabır ve hoşgörü göstermeniz gerekiyor. Bunlar temel niteliklerdir. Ayrıca Yol’da ilerlemeniz için size doğru yönü verecek doğru bir istikamet gerekir. Doğru istikamet olarak ise, bu evrende var olan tüm canlılara yardım etme arzusu olarak kabul edilir.
Sizlere talimat verdim. Ve şimdi düşünmeniz için zamana ihtiyacınız vardır.
BEN Padma Sambhava. Om.