Sanat Kumara
1 Aralık 2009
BEN Sanat Kumara, tekrar gelen. Geldim, çünkü insanlığa karşı hissettiğim Aşk duygusu ile dolup taşıyorum. Ve ben bütün kazanımlarımı, kazanımlarımın bütün momentumunu insanoğlunun yaşayabilmesi ve gelişebilmesi için feda etmeye hazırım. Evet, mesele eskiden olduğu gibi hâlâ çok ciddidir. Bizler mümkün olan her şeyi yapıyoruz ve her seferinde sizlere, bedende bulunan dünyalılara göz atıyor, neyin değiştiğine bakıyoruz. Benim, Dünyadaki insanoğlu ile milyonlarca yıllık iletişim tecrübem olmasaydı, bu deneyi uzun zaman önce sona erdirirdim.
Ancak bu süre içerisinde ben Dünya insanlığını, onların en iyi temsilcilerinin şahsında, o kadar çok sevdim ki; kazanımlarımın momentumunu tekrar tekrar sizin için, dünyalılar için, feda etmekten kendimi alıkoyamıyorum. Aslında ben, kendi çabalarımızla dengede tutmayı başaramadığımız birtakım dengesizlikleri bildirmeye geldim. Dünya’daki Işık Taşıyıcıları tarafından daha büyük bir desteğe güveniyorduk.
Dönem Mesajlarını 2005’te Elçimiz aracılığıyla başlattığımızda, Zafer Ateş’i bedenlenmede bulunan 144.000 İsa Varlığının kalbinde alevlendi! Bizler gezegenin şurasında burasında, bu Ateş’in parıldadığını görmekten çok mutlu olmuştuk. Ancak zamanla yaşamın tekdüzeliği ve problemleri, çaba ve adanmışlık eksikliği bu Işık ruhlarının Ateşini söndürdü. Ve şimdi dünya genelinde kazanımlarının momentumunu koruyan ve Işıklarını etraftaki insanlarla paylaşmayı başarabilen ancak birkaç yüz Işık Taşıyıcısı kalmıştır.
Diğer Işık Taşıyıcıları nereye gittiler? Bizler bu Elçi aracılığıyla görevimizi başlattığımızda, çok sayıda ruh, İlahi amacını hatırladı. Onlardan pek çoğu verdiğimiz Öğretiye doğru çekildiler. Ve bu çekilenler arasında, açığa çıkmış olan Işıktan istifade etmek isteyenler daha da çoktu. Evet, sevgililerim, dünyanızda kusurluluk baskın gelmekte. Ve Öğreti’nin yeni Kaynağına doğru çekilen ilk Işık Taşıyıcıların dalgası, karşılığında bir şey vermeden yalnızca almayı isteyen o insan denizinde yitip gittiler.
Ne yazık ki, bu kadar çok sayıdaki Işık Taşıyıcısının arasında, içsel ve dışsal direnişin üstesinden gelebilecek ve eşit olmayan bu çarpışmaya dayanabilecek olanlar çıkmadı. Ben çarpışma hakkında konuşuyor ve askeri bir terminoloji kullanıyorum çünkü Armageddon’u hiç kimse lağvetmedi, hiç kimse, Dünya’daki insan ruhları için devam eden savaşı iptal etmedi. Ve bu, muhalif güçlerin hasadının, Işık güçlerininkinden daha fazla olduğunu ortaya çıkarıyor.
Işık Taşıyıcılarının fiziksel planda çabalarını birleştirebilecekleri ve bir eylem planı oluşturabilecekleri yere bir düzen getirmeyi hedefleyen gayretlerimiz, benzeri görülmemiş bir dirençle karşılaştı. Ve bu direnç, geçmişte Elçilerimizin karşılaştığı dirençle kıyaslanamaz. Evet, Rusya topraklarında hareket etme fırsatına sahibiz, ancak her taraftan ileri karakolumuza yığılan karanlık, tüm beklentilerimizi kat ve kat aştı. Bizler ne düşündük ne de herhangi bir önlem aldık, çünkü indirilen asıl darbe kötü güçler tarafından değil, aksine kendilerini Işık Taşıyıcısı olarak gören veya daha düne kadar da Işık Taşıyıcısı olanlardan geldi.
Peki, bizler ne görüyoruz? Gördüklerimiz: kavgalar, söylentiler, dedikodulardır. Bizler suçlama görüyor ve pis kokular alıyoruz. Bütün gayretlerimiz dirençle karşılaşıyor, insanların zihinlerinde ve kalplerinde şimdiye kadar görülmemiş bir direnç. Zaman hızlandı. Zaman çok hızlandı ve dünyanın dört bir yanında kurulan eski organizasyonlarımızda gördüğümüz acı tablo, Rusya topraklarında yalnızca bir yıl içerisinde ortaya çıkmıştır.
Enerjinin boşa harcanması ne kadar çok yazıktır. Bu enerji, Rusya için parlak bir gelecek yaratmak için kullanılabilirdi. Ve şimdi, bütün bu enerji Aşram bölgesinde, Rusya’nın şurasında burasında yapışkan bir şeker pekmezi gibi yayılıp kalmıştır ki eski Işık Taşıyıcıları oralara Işık, Aşk ve Umut ekmek yerine düşmanlık ve şüphe ekiyorlar. Elçimize de sitem edebileceğim bir şey vardır. Bununla birlikte, şu an bedende bulunanlardan onun yerinde olursa, önden, arkadan, Işık Taşıyıcılarından, devlet kurumlarından ve kuruluşlarından gelen böyle darbelere dayanabilecek başka birini de tanımıyorum.
Evet, sevgililerim halklara önderlik etme hakkını kazanmadan önce, tüm Rusya testleri geçmek zorundadır, bütün kuruluşları ve kurumları da. Yargı gücü de, yasa organları da, denetleyici makamları da. Bunun yanında bizler, en büyük yenilgiyi i Işık Taşıyıcılarının cihetinden tattık ki onlar yalnızca birkaç yıl içerisinde, yuvamdaki kartal yavrularından çıkmış kuzgun sürüsüne dönüştüler. Bütün bunları seyretmek ve farkında olmak benim için çok acı ve ıstırap vericidir. Bizler başka bir Yol, Yukarıya götüren bir Yol görüyorduk. Ancak insanlık eskiden olduğu gibi hâlâ en zor olan yolu takip etmeye uğraşmaktadır. Eh, bizler yaptığınız seçime saygı gösteriyoruz.
Bununla beraber, acılarınız, kederiniz ve talihsizliğiniz tahmin edilebilen bütün sınırların ötesine geçtiği zaman, sizlere bir yardım eli uzatmak için daima hazır bekleyen Yükselmiş Üstatlar’ın var olduğunu bilin. Bizler işbirliği için her zaman hazırız. Bizler yardım sunmak için daima hazırız. Karmanız yardım etmemize her zaman izin vermiyor, ancak bu sizin kendinizin yarattığı bir şeydir ve Karma Yasası evrende değişmez bir biçimde işlemeye devam etmektedir.
Yukarıya giden kolay yolun yeniden açılması için içsel kazanımlarınızın tezahürüne ihtiyacımız vardır. Sizin içsel seçimlerinizde, her an değiştirilebilecek olan insanlığın geleceği yatmaktadır, yeter ki belirli sayıda Işık Taşıyıcıları birlik ve çaba göstersinler.
Her seferinde, daha ve daha zor şartlar altında başlamak zorunda kalıyorsunuz. Bizzat kendiniz tarafından yaratılmış olan karmik birikimlerinizi aşmak zorundasınız. Elinizi yüreğinize koyarak, geçen son birkaç yıl içerisinde; bütün gücünüzü, bütün enerjinizi, bütün çabalarınızı yalnızca Büyük Beyaz Kardeşliğe hizmet etmek için yönlendirdiğinizi söyleyebilir misiniz? Aranızdan kaç kişi vicdanını çiğnemeden bu soruya olumlu bir yanıt verebilir?
Durum buysa, o halde gelecekten ne bekliyorsunuz ki? Eğer bugün neşe içerisinde işaret ettiğimiz yöne gidiyor ancak yarın tam aksi yöne yöneliyor ya da günlerinizi hepten bunalım ve tembellikle geçirmeyi tercih ediyorsanız ya da dünyanızın göz boyayan oyuncaklarıyla oynamaya tenezzül ediyorsanız, bizler sizin hazır oluşunuzu ve kazanımlarınızı hangi şekilde değerlendirebiliriz ki? Ben bu Mesajla, şu an Dünya’da oluşmuş durum hakkında bir açıklama ve geleceğe giden en zor yolu seçtiğinize dair bir uyarıyla geldim.
BEN Sanat Kumara. OM.